Muhatabın bilinen adresine çıkarılan tebligatın bilâ tebliğ iadesi halinde, 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılabilir.

T.C.
Yargıtay
12. Hukuk Dairesi

Esas No:2015/2696
Karar No:2015/5296

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi E. Ö. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla takibe başlandığı, borçlunun bilinen adresine çıkartılan ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade edilmesi üzerine, alacaklı tarafından muhatabın adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılmasının talep edildiği, talebin icra müdürlüğü tarafından reddedildiği, bu işlemin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece talebin reddine karar verildiği görülmüştür.

Bilinen adrese çıkartılan tebligatın bilâ tebliğ iade edilmesi üzerine, Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre, muhatabın adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve çıkaran mercii tarafından Tebligat Yönetmeliği’ nin 16/2. maddesi gereğince ilgili şerh verilerek Tebligat Kanunu’ nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılır.

Somut olayda borçlunun bilinen adresine Tebligat Kanunu’nun 10/1. maddesi gereğince ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı, tebligatın muhatabın tanınmadığı şerhi ile bilâ tebliğ iade edildiği, alacaklı vekilinin TK’nun 21/2. maddesi gereğince tebligat çıkarılması talebinin icra müdürlüğü tarafından “mernis adresinin bildirilen adresten farklı olması durumunda normal tebligat gönderilmesi gerektiği” gerekçesi ile kabul edilmediği, mahkemece de aynı gerekçe ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.

İcra müdürlüğünün ve mahkemenin yorumları Dairemizin yerleşik içtihatlarına aykırıdır. Dairemizce sapma göstermeden uygulandığı üzere, TK’nun 10/1. maddesi gereğince muhatabın bilinen adresine çıkarılan tebligatın bilâ tebliğ iadesi halinde, aynı maddenin 2. fıkrası gereğince aynı Kanunun 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılabilir. Yani somut olayda bilinen adrese çıkarılan tebligat bilâ tebliğ iade edildiği için muhatabın adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki adresine normal değil, TK’nun 21/2. maddesine göre tebligat çıkarılması gerekir.
O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.